Her platformda Afrika'nın yanındayız

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Afrika'nın sorunlarının farkında bir ülke olarak, her platformda Afrika'nın yanında yer alıyoruz" dedi.

F5HABER F5HABER
Her platformda Afrika'nın yanındayız

CİBUTİ (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin, Afrika'nın sorunlarının ve aynı zamanda potansiyelinin büyüklüğünün farkında bir ülke olarak, her platformda Afrika'nın yanında yer aldığını ve yer almaya devam edeceğini bildirdi.  

Erdoğan, Cibuti-Türkiye İş Forumu'nun kapanışında, iki ülkenin iş dünyası temsilcilerine hitap etti.

Konuşmasına, salonda kendisiyle tanıştırılan Erdoğan ve Emine isimli iki Cibutili çocuğun kendisi için güzel bir sürpriz olduğunu belirterek başlayan Erdoğan, Cibuti'yi, Cumhurbaşkanı İsmail Guelleh'in önderliğinde, kalkınma yolunda ilerleyen, "Afrika Boynuzu"nun istikrarlı ülkelerinden biri olarak gördüğünü söyledi.

Ekonomik potansiyeli ve insan kaynaklarıyla Afrika'nın önemli merkezlerinden biri olan Cibuti'nin, kıtanın ve bölgenin uluslararası ilişkilerinde ağırlığı olan bir ülke olarak da örnek uygulamalarıyla öne çıktığını aktaran Erdoğan, "Bir tarafta Hint Okyanusu bir tarafta Kızıldeniz, bütün bunlarla birlikte stratejik önemi, yüzölçümü itibarıyla küçük olan ülkeyi çok güçlü ve büyük kılıyor" dedi.  

Cibuti'ye cumhurbaşkanı düzeyinde ilk ziyareti gerçekleştirdiğini belirten Erdoğan, "Yaptığımız bu ilk ziyaret, esasen geç kalınmış olmakla birlikte, dost ve kardeş Cibuti'ye verdiğimiz önemin bir göstergesidir" dedi. 

Afrika ülkeleri ile ilişkilerde son 10 yılda önemli sıçramalar gerçekleştiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Açılımımızı karşılıklı olarak başarılı bir şekilde tamamlayarak, ilişkilerimizi her geçen gün daha derinleşen ortaklık politikası anlayışına dönüştürmüş bulunuyoruz. Artık Afrika Birliği değil Afrika ortaklığı anlayışıyla bu süreci devam ettiriyoruz. Türkiye için Afrika ile kucaklaşmanın, ticari ve ekonomik boyutunun ötesinde bir manası var. Bu, kardeşlik ve dostluk bağımızın güçlenmesidir. Binlerce yıllık gönül birlikteliğimiz, yüzlerce yıllık fiili beraberliğimiz olan bu coğrafyayla yeniden buluşuyor, adeta hasret gideriyoruz."

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un bugün Tajura'ya giderek tarihi mekanları ziyaret ettiğini, tarihi mekanların yeniden ayağa kalkması için çalışma başlatılacağını ifade eden Erdoğan, bu vesileyle Türklerin Osmanlı döneminde olduğu gibi Tajura'ya ziyarete geleceğini kaydetti.

Fransız havayollarının Cibuti'ye haftada bir seferi olduğunu, THY'nin haftada 7 olan uçuş sayısının 14'e çıkması içinse adımlar atıldığını söyleyen Erdoğan, talebin arzı doğurduğunu ve bunun halkların kaynaşmasını beraberinde getireceğini belirtti. 

"Afrika'nın sorunlarının ve aynı zamanda potansiyelinin büyüklüğünün farkında bir ülke olarak, her platformda Afrika'nın yanında yer alıyoruz, yer almaya devam edeceğiz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin, birikim ve tecrübesiyle her alanda Afrika ve Cibuti'nin kalkınmasına katkı sağlamaya, işbirliği yapmaya hazır olduğunu vurguladı. 

"Ticaret hacmimizin 100, 200 milyon dolara çıkması lazım"

Türkiye'nin, genç ve yetişmiş iş gücü, sıkı mali disiplini, rekabetçi yatırımcıları ve güçlenen altyapısıyla Avrupa'nın 6'ncı, dünyanın 17'nci büyük ekonomisi olduğunu vurgulayan Erdoğan, G-20 dönem başkanlığını üstlenen Türkiye'nin, Kasım ayında G-20 Zirvesi'ne ev sahipliği yapacağını anımsattı. 

1996'dan bu yana Gümrük Birliği'ne üye olan Türkiye'nin, bu konuda özgüven sahibi olduğunu söyleyen Erdoğan, Türkiye ihracatının yüzde 95'inin sanayi ürünlerinden oluşmasının, bu özgüvenin güçlü bir üretim altyapısıyla desteklendiğini gösterdiğini bildirdi. Türkiye'nin 2014'te 158 milyar dolarlık ihracat yaptığını belirten Erdoğan, ekonomik göstergeler hakkında bilgi verdi.

Devletin borçlanma faizinin 12 yılda yüzde 63'ten tek haneli rakamlara indiğini kaydeden Erdoğan, "Biz bunu bile yeterli bulmuyoruz, bu faizin daha da inmesi lazım diyoruz. Çünkü, yatırımcı bir ülkenin yüksek faizlerle iş yapması mümkün değil. Düşük faizle kredi temini mümkün olacak ki, o ülkedeki girişimci yatırım yapabilsin" değerlendirmesini yaptı. 

Türkiye ile Cibuti arasındaki ticaret hacminin 2014'te, biraz düşüşle 60 milyon dolar düzeyinde olmasının beklendiğini söyleyen Erdoğan, "Bu, bizim yapımıza uygun değil. Süratle 100, 200 milyon dolara çıkması lazım" dedi. 

"Başarıyı paylaşmak, sizlerle kazanmak istiyoruz"

Türkiye'de, 2002'de 230 milyar dolar olan milli gelirin bugün 820 milyar dolara çıktığını, 2023'te bu rakamın 2 trilyon dolar düzeyine yükselmesinin hedeflendiğini dile getiren Erdoğan, tarımsal üretimde Avrupa'da birinci, dünyada yedinci sıradaki Türkiye'nin, müteahhitlik firmalarının da dünyada ilk üç içinde yer aldığını anımsattı. Türk ekonomisinin bu yüksek performansında, Türk özel sektörünün başarısının büyük payı olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Biz bu başarıyı Cibutili kardeşlerimizle de paylaşmak istiyoruz. Sizlerle birlikte kazanmak istiyoruz. 'Siz pazar olun, biz de pazarlayan' diye düşünmüyoruz. Beraber kazanacağız, beraber üreteceğiz. Türkiye'ye tahsis edilen, 5 bin dönümlük özel ekonomik alan çok ciddi sinyaller verecek. Buradan inanıyorum ki, Cibuti'nin ekonomik hareketliliği başlayacak. İstihdam burada başlayacak. İstihdamın, bu 5 bin dönümlük arazide Cibuti'ye sağlayacağı kolaylık, iç huzuru ve barışı farklı bir şekilde geliştirecek. Ekonomik işbirliğimizi sadece bunlarla da bitirmeyeceğiz. Bunun yanında, müşterek olarak üçüncü ülkelerde yatırımlara girmenin arayışı içinde olacağız. Afrika ile buradaki ülkelerle, kardeşlerimizle olan ilişkilerimizi işte bu anlayış üzerinde yükselteceğiz."

"Kardeş olarak bakmanın mutluluğunu yaşayacağız"

Erdoğan, Cibuti'ye geniş bir iş adamı heyetiyle geldiğini belirterek, özel ekonomik bölge kurulmasına ilişkin mutabakat zaptının da bugün kendisi ve Cibuti Cumhurbaşkanı İsmail Ömer Guelleh'in huzurunda imzalandığını hatırlattı. 

Anlaşmanın, ülkeler arasındaki ilişkileri geliştirme arzusunu gösterdiğini dile getiren Erdoğan, atılacak adımlarla iki ülke arasındaki güven ve bağlılığın da artacağını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizler birbirimize dost olmanın ötesinde kardeş olarak bakmanın mutluluğunu yaşayacağız. Türkiye için Afrika ile kucaklaşmanın ticari ve ekonomik boyutunun ötesinde bir anlamının olduğunu böylece ispatlamış olacağız" diye konuştu. 

 Ticaret hacminin geliştirilmesi ve daha dengeli bir yapıya kavuşturulması için her türlü çalışmanın yapılması gerektiğine vurgu yapan Erdoğan, Türk iş dünyası temsilcilerinin Cibuti'de yapabileceği yatırımlara değindi.  

Cibuti'nin kuzey ve güneyinde yapılacak havalimanlarının inşa sürecinde Türk müteahhitlik firmalarının yer alması gerektiğini, Türk firmaların en uygun fiyatı vereceğine inandığını söyleyen Erdoğan, Cibuti'nin müteahhit ve iş adamlarıyla birlikte de bu adımların atılabileceğini kaydetti. 

Turizm açısından büyük potansiyel taşıyan ülkede, Türk turizm sektöründen temsilcilerin de bulunmasının önemine işaret eden Erdoğan, "Buradaki turizm sektörünün içerisinde bizim firmalarımız yer almalıdır diye düşünüyorum" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Özellikle ekonomi, ticaret veya yatırımda hiçbir şey sizi gelip bulmaz, siz gidip onu bulacaksınız. Bir diğer konu, risk... Ben burada öyle arkadaşlarımı tanıyorum ki, onlar riski ayaklarının altına almıştır. Yatırım, sanayi ve ticarette eğer riski siz ürkütürseniz, risksiz ortamı yakalarsınız. Şunu bilelim ki ekonomi ve siyaset risktir. Hepsinden öte hayat risktir. Riski olmayan hiçbir şey yok. Öyleyse bu önemli adımları atmalı, Cibutili kardeşlerimizin yanında bizler, bu işlerin içerisinde yerimizi almalıyız diye inanıyorum. 

Özellikle özel ekonomi bölgesinde süratle yer almalısınız. Bu, bizlere tahsis edildiğine göre şimdi görev bizde. Hiç gecikmeden, süratle Ekonomi Bakanlığımız ile irtibatı kurup, yatırımı yapıp, adımları atmamız lazım."

"Enerjide farklı alanlarda imkan var"

Cibuti'nin elektrik enerjisini yüksek maliyetlerle elde ettiğini vurgulayan Erdoğan, ülkede enerji konusunda değişik alanlar olduğunu, jeotermal ve rüzgar enerjisinden yararlanılabileceğini anlattı.

Okyanusun güçlü rüzgarlarını alan ülkede rüzgar enerjisi santralleri kurulabileceğini, güneş enerjisiyle ilgili adımlar atılabileceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bütün bunlar, Cibutili kardeşlerimizin elektrik enerjisi kullanımında maliyetleri düşürecektir. Dünyada mutluluk tanımlanırken 'hangi ülke elektrik enerjisini fazla tüketiyorsa, o ülkede refah düzeyi yüksektir' denir. Bu imkanı Cibutili kardeşlerimizin ayağına getirmemiz lazım" ifadelerini kullandı. 

Ülkedeki limanların daha kaliteli hale gelmesi, altyapı hizmetlerinin başarılı bir hale gelmesi konusunda da çalışılabileceğini kaydeden Erdoğan, altyapı hizmetlerinin başarılı bir şekilde verilmesinin Cibuti'yi Singapur gibi bir merkez haline getirebileceğini belirtti. 

"Teneke evlerde kalmalarına gönlümüz razı olmaz"

Erdoğan, Cibuti'deki konut sıkıntısına da değinerek, "Kırsal kesimden şehir merkezine gelenler, teneke evlerde kalıyorlar. Onların bu teneke evlerde kalmasına bizim gönlümüz razı olamaz" dedi.

Türkiye'de alt ve orta gelir gruplarına yönelik konutlar inşa edildiğini, ödemelerle ilgili kolaylık sağlandığını, bu deneyimin Cibutililer ile paylaşılabileceğini anlatan Erdoğan, Cibuti Cumhurbaşkanı Guelleh'in 10 bin konut yapılmasının düşünüldüğünü kendisiyle paylaştığını aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu tecrübemizi biz buraya aynen taşıyabiliriz. Güzel bir şehir plancılığı yapmak suretiyle Cibuti'nin başkentini çok daha farklı hale getirebiliriz. Bu bizim katkımız olur, el ele vermek suretiyle bunu gerçekleştirebiliriz diye düşünüyorum" diye konuştu.  

Cibuti'ye 50 yataklı bir hastane yapılmasının planladığını, Sağlık Bakanlığı'nın gerekli adımları atacağını, doktorlar ve hemşirelerin de Türkiye'den geleceğini dile getiren Erdoğan, hem Cibuti'ye sağlık hizmeti verileceğini hem de yeni doktorların yetiştirileceğini belirtti.

Cibuti'ye 5 tam donanımlı ambulans ile 5 otomatik çöp aracının hibe edileceğini de bildiren Erdoğan, kent merkezinin daha temiz hale gelmesine katkı sağlanacağını söyledi. Atık su kanallarıyla ilgili müşterek adımlar atılacağını, temiz içme suyu sağlanması konusunda da Türkiye'nin tecrübesinin Cibuti'ye taşınacağını kaydeden Erdoğan, "Böylece artık sudan kaynaklanan hastalıkların belini kırmış olacağız, bataklığı kurutacağız, Cibutili kardeşlerimiz tertemiz suya kavuşacak" ifadelerini kullandı.

Konuşmasının ardından Cibuti Ticaret Odası Başkanı Yusuf Musa Dawaleh, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Tacura bölgesinin yerel takılarından birini hediye etti.

"Türkiye, Cibuti'ye Afrika'nın kaynaklarıyla kendine refah kurmaya gelmedi"

Cibuti Başbakanı Abdulkadir Kamil Muhammed de iş forumundaki konuşmasında, ülkeler arasındaki köklü kültürel ve siyasi bağlara, Erdoğan ile Guelleh'in siyasi sorunların çözümündeki görüş birliğinin de eklenmesiyle güçlü bir temel oluştuğunu söyledi. Bu temel üzerinde ekonomik ve ticari ilişkilerin de en güzel şekilde yükseleceğini ifade eden Muhammed, Türkiye'nin ekonomik girişimlerinin ülkenin barış ve güvenliğini pekiştireceğini belirtti. 

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi de, iş forumunda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin artık dünyada enerji kaynaklarını, dağıtım ağlarını, tüketim kanallarını sürdürülebilir şekilde kontrol eden, hammadde kaynaklarını sürdürülebilir biçimde garanti altına alan bir ülke olması gerektiğinin bilincinde olduğunu, bunların yapılması durumunda 2023 hedeflerine ulaşılabileceğini belirtti.

"Türkiye, Cibuti'ye önceden gelenler gibi birşeyler almaya, Afrika'nın kaynaklarını alıp kendine refah kurmaya gelmedi. Türkiye, Cibuti'ye refah, kalkınma ve ekonomi ortaklığı kurmaya geldi" diyen Zeybekci, en kısa sürede somut adımların atılacağını kaydetti. 

Forum çerçevesinde, "Türkiye-Cibuti İş Konseyi" kurulmasına ilişkin anlaşma imzalandı. 

Cumhurbaşkanı'na "Erdoğan" ve "Emine" sürprizi 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iş forumunun başlangıcında, 3,5 yaşındaki "Erdoğan" ve 2,5 yaşındaki "Emine" isimli iki Cibutili çocukla tanıştırıldı.

2009 yılında Davos'ta yapılan Dünya Ekonomik Forumu'nun ardından, "Erkek çocuğum olursa adını Erdoğan koyacağım" diyen babası ve annesiyle salona gelen iki çocukla yakından ilgilenen Erdoğan, aileyle fotoğraf çektirdi. Annenin üçüncü çocuğa hamile olduğunu ve erkek bebek beklediklerini öğrenen Erdoğan, bebeğe "Ömer" adı konulmasını istedi. 

Bu arada iş forumunda, üniversite öğrenimini Türkiye'de tamamlayan Cibutili bir genç de konuşma yaptı. Türkiye'nin kendilerine sağladığı imkanlar için teşekkür eden Aden Dursiye, "Bizim bayrağımız mavi-yeşil, Rizespor, hemşehri sayılırız. Sizin sevdiğiniz bir şarkı var, 'Beraber yürüdük biz bu yollarda'. İnşallah Cibuti de Türkiye ile Afrika yollarında beraber yürüyecek" dedi.  

SONRAKİ HABER