'Karşımızda eski Türkiye koalisyonu var'

Muhalefetin çatı adayını eleştiren Başbakan Erdoğan, "Karşımızda bir eski Türkiye koalisyonu var. Bunlarda o malum medya ve işveren çevreleri ile Pensilvanya ihanet şebekesi de var. Aziz millet 10 Ağustos'ta bu eski Türkiye koalisyonunu aşacak" dedi.

F5HABER F5HABER
'Karşımızda eski Türkiye koalisyonu var'

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti grup toplantısında konuşuyor. Toplantı merhum gazeteci Savaş Ay'ın yıllar önce SSK hakkında yaptığı ve dönemin SSK Genel Müdürü Kemal Kılıçdaroğlu'nun da konuk olduğu A Takımı programının arşiv görüntüleriyle başladı.

İşte Erdoğan'ın konuşmasından önemli satır başları;

PİŞKİNLİĞİYLE SORUMLU DEĞİLİM DİYOR

"Sayın Kılıçdaroğlu, SSK Genel Müdürlüğü yaptı. O acı tablonun, o çirkin tablonun sorumlusu yok. Bakan diyor ki; sorumlu değilim. Genel Müdür diyor ki; her zamanki pişkinliğiyle sorumlu değilim diyor ve gülüyor.

Şimdi ben tüm halkıma sesleniyorum. Artık hamdolsun sağlıkta biz bunları yaşamıyoruz. Biz nasıl daha iyiyi sağlarız diye gayret ediyoruz.

Bir de bizim dönemin şu andaki yapısını buraya taşımalıydık ve bir ekranda 1992-98 bir ekranda da bizim şu dönemimizdeki hal ortaya konmalıydı. Teşkilatlarımız bunu halka yansıtma fırsatı bulacaktır. Biz bunu yaşadık ama bu denli bunun ileri gittiği noktasında inanın benim bile farkında olmadığımı daha yakından hissettim. 6-7 yıl siz SSK Genel Müdürlüğü yapacaksınız ve hiçbir vebaliniz olmayacak ve sıkılmadan 10 yıl önce daha iyiydi diyeceksiniz. İstanbul'un hastaneleri şimdi gezin bu rezaleti göremezsiniz. Böyle kalabalıklar, kuyrukta bekle, hamdolsun kalmadı.

Bu dertli olmayı gerektirir. Bir insanın derdi varsa, sevdası olursa bu işi çözer. Ama sizin derdiniz olmazsa affedersiniz o tuvaletleri gördünüz değil mi. Bunlar bu ülkede yaşandı. Şu anda birbirine yakın safta olduğu bir beyefendi eski bakanlardan o da. Okuyan, kendi açıklaması. 5 milyar dolar zararla ayrıldı Rahşan Affı ile kurtardı diyor. 5 milyar dolar. Ben söylemiyorum o zamanın bakanı Sayın Okuyan söylüyor.

İşte bunlar hep eski Türkiye'nin görüntüleridir. Alllah bir daha bizi o günlere döndürmesin.

Cumhurbaşkanlığı seçimi için çalışmalarımız devam ediyor. Samsun'dan ilk adımı attık, 12 ilimizde mitinglerimizi yaptık. En son Hatay muhteşemdi, iftar sofrası daha da mükemmeldi. 40 bin vatandaşımız iftara katıldı, Ramazan ayında olmamıza rağmen hava sıcaklıklarına rağmen coşkulu şekilde karşılanıyor, sevgi gösterilerine mazhar oluyoruz. Meydanlardaki coşku da bizi ayrıca mutlu ediyor.

Milletimiz 10 Ağustos ile ilgili kararını vermiş durumda. Kamuoyu yoklamaları da bir gerçeği ortaya koyuyor. Rabbim 10 Ağustos akşamı bu tabloyu beraber görmeyi nasip etsin. Sıradan bir sonuç beklemiyoruz, bunun için çok çalışmamız gerektiğini biliyoruz.

İTHAL ADAYA TEPKİ VAR

Bakın CHP tabanında bu ithal adaya karşı ciddi bir tepki var. CHP tabanı kendisine aday dayatılmasına, 'tıpış tıpış sandığa gideceksiniz' dayatmasına tepkisini sandıkta gösterecek.

Bunların adayı 'beni 9 parti, 10 parti destekliyor' diyor. Kendisini desteklediğini söyleyen partilerin toplam oy oranı yüzde 1'i geçmiyor. İsimlerini de açıklamıyor çünkü MHP ve BBP tabanını rahatsız edecek cinste. Çatının altında CHP MHP vardı. Şimdi Devrimci Halk Parti var. Sayın Devlet Bahçeli'ye yeni yol arkadaşları hayırlı olsun. Başta MHP ve BBP olmak üzere bu partilere gönül vermiş arkadaşlarım bu kirli ittifaka gereken cevabı vereceklerdir.

Karşımızda esti Türkiye koalisyonu var, o malum iş, medya çevresi ve Pensilvanya var. Fikirlerini, ideolojilerini bir kenara bıraktılar, omurgalarından sıyrıldılar ve harekete geçtiler. Milletim bu koalisyonu çok iyi biliyor. Aziz millet 10 Ağustos'ta bu eski Türkiye koalisyonunu dağıtacaktır.

Gazze'de 600'e yakın canımız şehit oldu. 100'den fazlası çocuk. İsrail tarihte örneği görülmemiş bir şımarıklık içinde tarihin alsa unutmayacağı katliamlardan birini daha yapıyor. İsrail katliamlarına bugününe kadar periyodik olarak devam etti. 1948'de yapılan ilk katliam ne dünyadan ne İslam dünyasından gereken tepkiyi almayınca İsrail katliamlarına her yıl devam etti.

SALDIRILARA SEYİRCİ KALIYOR

İsrail Filistin'i adım adım işgal etmeyi, Filistinlileri öldürmeyi sürdürdü. Ne BM'den ne batılı ülkelerden ne de İslam ülkelerin çoğundan ciddi bir tepki yok. Dünya çocukların ölümünü sadece seyrediyor. Dünya çocuklarına ölümüne hastaneler ve ibadethaneleri yapılan saldırılara seyirci kalıyor. Devletler bunu yaparken halklar sokağa çıkıyor tepkilerini ortaya koyuyor.

İnşallah halkların bu hassasiyeti yürekli duruşu devletlerini de dize getirecektir. Bu bölgede İsrail'in insanlık dışı katliamların cesaretle sesini çıkarabilen 2 ülke vardı. Bunlardan biri Mısır'dı. Mursi 1 yıllık iktidarı boyunca Filistin davasının yanında durdu. Bu dik ve omurgalı duruşu birilerini rahatsız etti. Tahrir gösterileri dediler özgürlük dediler askeri darbe yaptılar binlerce masumu katledip hapse attılar. Darbecilerin ilk yaptığı iş Gazze'ye giden refah kapısını kapatmak oldu. Batı'dan kimse bu darbeye darbe diyemedi. Şimdi başta Mısır olmak üzere herkes katliamı izliyor.

10 AĞUSTOS'TA BAŞARMAYA ÇALIŞIYORLAR
Diğer ülke Türkiye'ydi. Türkiye'nin Filistin davasının yanında durması birilerini rahatsız ediyordu. Önce Gezi olayları dediler. Hükümeti devirmeyi denediler ama başaramadılar. Mısır'daki senaryo tutmadı. Pensilvanya'yı kullanarak yargı darbesiyle hükümeti devirmek istediler başaramadılar. Cumhurbaşkanlığı seçimi üzerinden başta senaryo deniyorlar. Çatı aday diyorlar. Bunların hepsi yalan Gezi'de başaramadıklarını 17-25 Aralık'ta 30 Mart'ta başaramadıklarını 10 Ağustos'ta başarmaya çalışıyorlar. İsrail zulmüne ses çıkarmayacak dengeleri göz edecek sessiz bir cumhurbaşkanı ile devam etmek istiyorlar.

Bunların hesaba katmadıkları nokta Türkiye eski Türkiye değil, gündem dayatamazsınız.

SEN NASIL SOYKIRIM DERSİN
İsrail 21 yy'ın ilk katliamını Cenin kentinde gerçekleştirdi. Bin 300 Filistinli şehit edildi 1500 kişi yaralandı. Şehir adete haritadan silindi. O günlerde Türkiye'de ilk bir şey oldu. Merhum Bülent Ecevit bu barbarlığa tepki koydu, İsrail'in yaptığını soykırım olarak nitelendirdi. Sonra bütün egemen güçler Bülent Ecevit'e karşı saldırı başlattılar. Sen nasıl soykırım dersin. Maalesef merhum Bülent Ecevit 4 kez özür diledi sözlerin yanlış anlaşıldığını söyledi. Böyle bir Türkiye istiyorlar, hizada dursun istiyorlar.

BİZ BUGÜN VARI BUGÜN YOKUZ

Biz bugün varın yarın yokuz. Artık bu ülkenin iradesi hiçbir ülkenin ipoteği altına alınmasın. Sürekli suikast tehdidi altındayım ama istiyorum biz olsak da olmasak da kimse Türkiye'ye el uzatmasın gündem dayatmasın.
AB ile tam üyelik müzakereleri yapan. BM'nin ve NATO'nun üyesiyiz. Dünyaya açık ve entegre olmuş bir ülkeyiz ama biz dengelere itaat edecek bir ülke değiliz. 2002'de Ecevit Cenin katliamına soykırım dediğinde Batı'dan çok içerideki dalkavuklar Ecevit'in üzerine yürümüştür. Malum medya İsrail adına Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanına hiza vermeye çalışmışlardır. Bugün de aynı şeyi yapmayla çalışıyorlar. Neymiş Türkiye İsrail'i jet yakıtı satıyormuş. Bakanım kaç kez açıkladı.

Biliyorsunuz 3 günlük yas ilan ettim. Bu sabah başladı. Orada katledilen insanları kendi insanımız olarak görüyoruz. Şunu unutmayın biz susarsak kaybeden Gazze değil Türkiye'nin bağımsızlığı olur. Onun için sadece Gazze için değil Türkiye'nin istikbali için susmayacağız. Çocuklar için haykırmaya devam edeceğiz, anneler için sesimizi çıkarmaya devam edeceğiz. İngiltere Başbakan'ı 15 İsrailli için başsağlığı diliyor. Peki 600 Filistinli için ne yapıyorsun. Böyle bir insanlık olur mu.

İNŞALLAH HESABINI VERECEĞİZ
Şehitlerimiz huzura çıktığımızda inşallah hesabını vereceğiz. Onun için son nefesimize kadar bağmısız Türkiye, Filistin demeye insanlık demeye devam edeceğiz .

Bugün 22 Temmuz 2004'de elde ettiğimiz büyük başarının yıldönümü. Bize cumhurbaşkanı seçemez demişlerdi ve milletimizde yüzde 47 oranında destek almıştık. Milletimizden aldığımız destekle cumhurbaşkanını seçmiş, cumhurbaşkanımızı halkın seçmenizi temin etmişti. 2001'de Ak Parti'yi kurduk 3 gün sonra ilk grup toplantımızı gerçekleştirdik. 3 kasım 2002'nin hemen ardından 19 Kasım 2002'de bu salonda yaptık. Eğer milletimin yetki verir beni seçerse bu benim bu kürsüden sizlere yaptığım son konuşma olacak.

13 YILDIR SİZLERE KÜRSÜDEN SESLENDİM
13 yıldır sizlere bu kürsüden seslendim. Partimizin politikaların değerlendirmelerini sizlere aktardım. Hükümetimi icraatlarını hedeflerini sizlerle paylaştım. Bu kürsü her zaman ama her zaman milletin kürsüsü oldu. Çünkü egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Buna inandık. Dinleyiciler değiştiler vekillerimiz yenilendi aramızdan vefat nedeniyle ayrılanlar oldu, dava sorumluluğunu taşıyamayıp çekilenler oldu. Ama bur kürsü he zaman milletin kürsüsü olarak kaldı.

Hem bu salon hem bu kürsü tarih yazmakla kalmadı tarihi bizzat inşa etti bizzat yazdı. Bu kürsüden kimi zaman milletimiz ve insanlık adına sesimizi yükselmek zorunda kaldık. Bugün olduğu gibi. Sevindiğimiz hüzünlendiğimiz anlar oldu. 13 yıla baktığımızda bu kürsünün şerefini onuru muhafaza ettik.

Bu salon TBMM'nin inşa edildiği bugünden yana nice isimler gördü. Yarında bizler bu kürsüyü devretmiş olacağız. Önemli olan baki olan hoş bir seda bırakmak. İnanıyorum ki biz su salonda bu kürsüde hoş bir seda bıraktık.

BUNDAN SONRA SİZLERE HİTAP EDEMEYECEĞİM
Milletim beni seçerse yeni yasama döneminde bur kürsüde bir başka arkadaşımız sizlere hitap edecek. Hem bu kürsünün hem bu salonun nabzı bundan sonra da sadece ve sadece hak ve millet için atacak. Canımız. Kanımı şerefimiz bildiğimiz bu kürsü bu grup millet için hizmet üretmeye devam edecek. Bu kürsüye belki de bugün veda ederken gözümün arkada kalmadığını bilmenizi isterim. Milletim taktir ederde seçilirsem buradan sizlere hitap edemeyeceğim. Elbette muhabbetimiz başka kürsülerde devam edecek. Bugün belki de son kez buradan hitap ederken sürç lisan ettiysek affola. İstemeden kırdığımız üzdüğümüz kardeşlerimiz varsa hepsinin haklarını helal etmelerin istiyorum.

SONRAKİ HABER