Saldırıdan kıl payı kurtulan Denli yaşadıklarını anlattı

- Suruç ilçesindeki terör saldırısından kıl payı kurtulan engelli İsmail Denli, tekerlekli sandalyesi çıkmayınca geride kaldığını söyledi.

F5HABER F5HABER
Saldırıdan kıl payı kurtulan Denli yaşadıklarını anlattı

ŞANLIURFA (AA) - Suruç ilçesindeki terör saldırısından kıl payı kurtulan engelli İsmail Denli, tekerlekli sandalyesi çıkmayınca geride kaldığını belirterek, "Güneş vurunca 'yüzüme su vurup döneceğimi' söyledim. Biraz ilerledikten sonra çok şiddetli bir patlama oldu. Yüzümü dönünce tam bir katliam gördüm. Ateş vardı, duman vardı, göz gözü görmüyordu" dedi.

Amara Kültür Merkezi'ndeki terör saldırısına ilişkin kamera kayıtlarında patlamadan bir kaç saniye önce tekerlikli sandalyesiyle olay yerinden uzaklaştığı görülen Denli, AA muhabirine olay gününü anlattı.

Geçirdiği trafik kazası sonrası tekerlekli sandalyeye mahkum olan Denli, amaçlarının Kobani'deki çocuklara oyuncak ve kırtasiye malzemesi dağıtmak olduğunu ancak buna izin verilmediğini söyledi.

Saldırı sırasında basın açıklaması yapıldığını ve kendisinin de arkadaşlarıyla kültür merkezinin önünde bulunduğunu ifade eden Denli, şöyle konuştu:

"Olayda hayatını kaybeden Osman Çiçek ve Kasım Deprem ile birlikte Amara Kültür Merkezi'nde bir ağacın gölgesinde oturuyorduk. O sırada bir bayan yanımıza geldi ve Kobani'ye gitmek isteyenlerin kimlik fotokopilerini istedi. Bizler de verdik. Bu arada yanımda oturan arkadaşlarım bana takıldı ve 'seni götürmeyecekler' dediler, gülüştük. İçeriden insanlar çıkınca 'evraklar geldi, gidiyoruz' dedik ama sonra baktım basın açıklaması yapılacakmış. Arkadaşlarım yukarı çıktı ancak benim arabam çıkmayınca geride kaldım ve pankartı tuttum. Bir süre sonra güneş vurunca dayanamadım ve pankartı bırakarak 'yüzüme su vurup döneceğimi' söyledim. Biraz ilerledikten sonra çok şiddetli bir patlama oldu. Ne olduğunu anlayamadım. Yüzümü dönünce tam bir katliam gördüm. Ateş vardı, duman vardı, göz gözü görmüyordu."

Denli, patlamanın etkisiyle şoka girdiğini ve kafasından garip sesler geldiğini kaydederek, kendisine gelince arkadaşlarını aradığını ancak bulamadığını belirtti.

Olaydan sonra tekerlekli sandalyesinin bile kullanılamaz duruma geldiğini, arkadaşlarının yardımıyla olay yerinden çıkarıldığını aktaran Denli, şunları dile getirdi:

"O arada arkadaşlarımı aradım, 'belki benim gibi dışarı çıkmışlardır' diye düşündüm ancak uzun süre aramama rağmen bulamadım. İnsanlar bana su getirdi, yüzümü yıkadım. Üzerimde arkadaşlarımın parçaları vardı. Gözlerim kararıyordu, başım, vücudum patlayacak gibiydi. Biraz kendime gelince tekrar arkadaşlarımı aramaya başladım. Tekrar içeriye gitmek istedim ancak güvenlik güçleri izin vermedi. Müdahale olduğu için gaz bombaları atılmıştı. Yüzüm yandı, mecburen sonra oradan ayrıldım. Hastaneye gitmeye karar verdim. Hastaneye gidince bizi bırakmadılar. Orada herkesten arkadaşlarımı sordum, soruşturdum. Sonra öğrendim ki o cani saldırıda arkadaşlarım şehit düşmüşler. Bir çok insan bu vahşi saldırıda öldürüldü." 

Denli, saldırıyı yapan kişinin insan olduğuna inanmadığını ifade ederek, bayramlarını tebrik edecekleri Kobani'deki çocuklara oyuncak ve kırtasiye yardımında bulunmayı amaçladıklarını, gruptakilerin çoğunluğunu da il dışından gelen öğrencilerin oluşturduğunu söyledi.

SONRAKİ HABER