Başbakan Yıldırım: Hakan Atilla üzerinden Türkiye'yi mahkum etmeye çalışıyorlar

---

NEVŞEHİR (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, "Hakan Atilla üzerinden Türkiye'yi mahkum etmeye çalışıyorlar. Kim yapıyor, FETÖ'cülerle kol kola girmiş yargıçlar, savcılar." dedi.

Başbakan ve AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Damat İbrahim Paşa Spor Salonu'nda düzenlenen partisinin Nevşehir 6. Olağan İl Kongresi'ne, katılarak partililere hitap etti.

Yerel seçimlere 14 ay kaldığına işaret eden Yıldırım, "Kılıçdaroğlu sabırsızlanıyor, diyor ki 'Gelin şu yerel seçimleri öne alalım.' Yahu kardeşim 15 senedir yenile yenile yenilgiye doymadın mı? Şurada 14 ay var, biraz daha oyalan. Üç günün beyliği de beyliktir." dedi.

"Nevşehir, 14 ay sonra Kılıçdaroğlu'na bir ders verecek misiniz? Yerel seçimde yeni bir destan yazacak mısınız?" diye soran Yıldırım'a, salondaki partililer "evet" karşılığını verdi. Bunun üzerine Başbakan Yıldırım, "Nevşehir işi bitirmiş." dedi.

Jürinin kararını açıkladığı ABD'de görülen Hakan Atilla davasına değinen Yıldırım, şöyle devam etti:

"Bugünlerde Amerika'da bir dava görülüyor, evlere şenlik bir dava. Kararı önceden verilmiş, sonucu belli. FETÖ'cülerle FETÖ'cülerin adeta esiri olmuş yargıçların verdiği kararlarla bir dava görülüyor. Adam sanık diye içeri alınıyor, mahkeme salonuna gelmeden sanık olmaktan çıkarılıyor, tanık yapılıyor. 'Sen temize çıktın.' diyorlar. 'Yalan söyle, söyleyebildiğin kadar. Türkiye hükümetini, Başbakanı'nı, Cumhurbaşkanı'nı suçla. Önüne kim geliyorsa suçla. Ondan sonra senin hayatın garanti' diyorlar. Bununla da kalmıyorlar, Türkiye'deki bankanın genel müdür yardımcısını suçlu sandalyesine oturuyorlar. Ne yapmaya çalışıyorlar? Hakan Atilla üzerinden Türkiye'yi mahkum etmeye çalışıyorlar. Hesap bu. Kim yapıyor? FETÖ'cülerle kolkola girmiş yargıçlar, savcılar yapıyor. FETÖ'cülerin yazıp çizdiği, hazırladığı dosyayı açıyorlar mahkemede, buna göre suçlama yapıyorlar. Sonunda da jüri üyelerine diyorlar ki 'Somut bir delil olmasa da siz suçlamaktan çekinmeyin. Bir delil olması gerekmiyor, siz suçlamaya devam edebilirsiniz.' Bunun adı da 'bağımsız yargı' oluyor."

"Türkiye büyük bir ülke"

Türkiye'ye, hukuk dersi vermeye çalışanların, bu davada hukuku katlettiğini belirten Yıldırım, "Şunu herkesin bilmesi lazım, Türkiye büyük bir ülke, Türkiye bir hukuk devleti. Hiç kimse ayak oyunlarıyla tezgahlarla bu ülkeyi dize getiremez, bu ülkenin geleceğine asla bir zarar veremez. İşte Aynı oldu bittiyi Kudüs'te yapmaya çalıştılar. Ne dedi Recep Tayyip Erdoğan? 'Dünya 5'ten büyüktür. Dünya 1'den büyüktür.' dedi. İşte o oldu bitti karara karşı tavrımızı koyduk, aklıselim bütün ülkeler de büyük bir çoğunlukla Amerika Başkanı'nın Kudüs konusunda aldığı kararı kabul etmediğini Birlemiş Milletler'de ortaya koydular." değerlendirmesini yaptı.

"Her gün bir şey yumurtluyor"

"Ana muhalefet partisi Genel Başkanı Kemal Bey, yine bugün inciler döktürmüş." diyen Yıldırım, şöyle devam etti:

"Diyor ki, belli ki hala Meclis konuşmasının izleri kafasından silinmemiş. Yatıyor, kalkıyor o konuşmayı hatırlıyor. Başbakan dedi ki 'Kamyoncular hayatından memnun', 'Eğer memnunsanız gidin Binali Yıldırım'a oy verin' diyor. Kılıçdaroğlu, şunu aklına koy, kamyoncuların da, mobilyacıların da, vatandaşın da derdi bizim derdimizdir.

Bir şeyi daha bilmeni isterim. Kamyoncuların derdiyle ilgilenmek istiyorsan git onlara de ki 'Sertavul Geçidi eskiden nasıldı, şimdi nasıl? Elmadağ rampaları eskiden nasıldı, şimdi nasıl? Daha yetmedi, Bilecik Gülümbe rampalarını nasıl çıkardınız, şimdi nasıl çıkıyorsunuz? İstanbul'dan Afyon'a kaç saatte gidiyordunuz, şimdi kaç saatte gidiyorsunuz? Zigana nasıldı, şimdi nasıl? Ovit'ten geçiş nasıldı, şimdi nasıl geçiliyor? Aslında Türkiye'de hayatından memnun olan tek adam, Kılıçdaroğlu. Niye? Dert yok, kasavet yok, iktidar yok, sorumluluk yok. Bol keseden konuş babam konuş. Kaval elin yel Allah'ın, üfle babam üfle. Her gün bir şey yumurtluyor. Yalanın da bir endazesi olur be kardeşim. Artık yalanda da standardı çökertti maşallah. Eğer millet buna itibar etseydi... 15 senedir bir santim ne uzuyor, ne kısalıyor, yerinde sayıyor."

Muhabir: Sinan Uslu, İlkay Güder