AK Parti milletvekillerinden Avrupa raporu

Avrupa'da 26 bölgede 30 bin Türk vatandaşıyla bir araya gelen AK Parti milletvekilleri hazırladıkları raporu Başbakanlığa ve ilgili bakanlıklara sundu.

F5HABER F5HABER
AK Parti milletvekillerinden Avrupa raporu

AK Parti Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Metin Külünk, AK Parti'li 23 milletvekilinin Avrupa'da yaşayan Türk vatandaşlarıyla buluştukları programın ardından milletvekillerinin hazırladığı raporun AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili bakanlıklar, kurum ve kuruluşlara sunulduğunu söyledi.

Milletvekillerinin Avrupa temaslarını ve hazırlanan raporu genel hatlarıyla AA muhabirine değerlendiren Külünk, her şeyden önce Avrupa'daki Türklerin artık "gurbetçi, göçmen" değil eşit yurttaş konumunda bulunduklarına işaret etti.

Külünk, "Avrupa dün bizim için gurbetti, göç ettiğimiz bir yerdi, ekmek kazandığmız kapıydı ama bugün artık üçüncü kuşak için ikinci kuşağın önemli bir kısmı ve bundan sonraki kuşaklar için öyle değil. Biz artık Avrupalı Türkleriz, Avrupalı Müslümanız. Ne göçmeniz ne gurbetçiyiz ne de Avrupadakiyiz, bir artık Avrupalıyız" diye konuştu.

"Büyük devlet, insanına kendini hissettiren devlettir"

Külünk, 23 AK Parti milletvekilinin, Avrupa Türk Demokratlar Birliğinin davetlisi olarak gittikleri 27 bölgede, 400 toplantıda 30 bin Türk vatandaşıyla bir araya geldiğini anlatarak,  çalışmaların çok verimli geçtiğini söyledi. İkinci bir heyetin sonbaharda Avrupa'ya gideceğini, gelecek ay ise içinde kadın milletvekillerinin de yer aldığı 30 kişilik AK Partili kadın heyetinin, Avrupa'daki kadınlara yönelik çalışma yapacağını bildiren Külünk, "Avrupa'da yaşayan Türk vatandaşlarımız, devlet tarafından sahiplendiklerini, Türkiye'nin gücünü kendilerinde hissediyorlar ve bundan son derece memnunlar. Büyük devlet insanına kendini hissettiren devlettir" dedi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının, Türkiye'nin büyükelçilik ve konsolosluklarında "sosyal hizmet ateşiliği", Adalet Bakanlığının da "hukuki ateşelik" kuracağını ifade eden Külünk, AK Parti milletvekili heyetinin, Avrupa'ya 52 yıl önce ilk giden Türk vatandaşlarının yerleştiği ve bugüne kadar hiçbir Türk yetkilinin gitmeği bölgelere dahi ulaştığını anlattı.

Avrupa'daki Türk vatandaşlarının yabancı düşmanlığı, neo-nazi cinayetleri, ekonomik sorunlar, aşırı sağcılık, hukuki ve eğitim sıkıntıları olduğunu vurgulayan Külünk, "Avrupa'da cezaevinde yatan vatandaşlarımızın sıkıntıları var, eğitimde yaşanan sıkıntılar mevcut... Yabancı düşmanlığını sadece neo-nazi cinayetleri üzerinden konuşuyoruz ama yabancı düşmanlığının kristalleşmiş halleri var. Eğitimde inanılmaz bir ayrıştırıcılık var, neredeyse Batılı ülkelerin çok önemli kısmında ellerinden gelse bizim evlatlarımızı meslek yüksek okullarının ötesine geçirmeyecekler, üniversite bitirtmeyecekler. Neden? Çünkü, bizim evlatlarımızın kalifiye eleman olmasını engellemek için" değerlendirmesinde bulundu.

Çözüm Süreci

"Çözüm süreci, silahların susması, Türkiye'nin kendi içindeki problemlerini çözüyor olması Avrupa'daki vatandaşlarımız nezdinde de pozitif karşılık buluyor" diyen Külünk, şöyle devam etti:

"Biz, 40 yıl hiç gidilmemiş bir derneğe gittik, sol gelenekten gelen arkadaşlar ama çok sevindirici hamlenin sahipleri. Yaşadıkları ülkede ana dil Türkçe'nin mücadelesini veriyorlar. Demek ki bizim gibi düşünmeyenlerin dahi çok ciddi bir Türkiye aidiyeti var, kendilerini Türkiye'ye ait hissediyorlar. Burada, izlediğimiz stratejinin doğruluğunu gördük. Ayırt etmeksizin ve ötekileştirmeksizin bütün vatandaşlarımız bizim. Avrupa'daki vatandaşlarımızın çözüm sürecine ilişkin pozitif katkıları var, şöyle bir de talepleri var: Akil İnsanlar Heyeti'ni Avrupa'ya istiyorlar. Akil İnsanlar ile siyasetin dışında toplumun belli katmanları ortak oldu bu işe, toplumsal dinamikler de harekete geçti, Akil İnsanlar Heyeti'ni bunu Avrupa'da da görmek istiyorlar."

Avrupa'daki ırkçı saldırılar

Avrupa'daki ırkçı saldırılarla ilgili, devletin ve sivil toplumu kuruluşlarının son derece dikkatli şekilde Münih sürecini takip ettiklerini belirten Külünk, "Biz açık açık Avrupa'ya şunu söylüyoruz: Birlikte yaşama kültürü noktasında eğer bir tecrübe ihtiyacınız varsa lütfen İstanbul deneyimine bakın" ifadelerini kullandı.

"Anadilde eğitim noktasında mutlaka yeni br stratejiye ihtiyacımız var" diyen Külünk,  "Çünkü üçüncü neslin dille ilgili sıkıntısı var. Bizim mutlak surette ana dil noktasında yeni bir strateji belirleyip, yeni bir eylem planı ortaya koymamız lazım. Eğitim müşavirlerimizin mutlak suretle geniş bir kadroyla yeni bir modelle bir çalışma stratejisi izleyip, adım atmamız lazım" dedi.

AA - Kurbani Geyik/Kadir Karakuş

SONRAKİ HABER