'14 Aralık'ta karar!

---

14 Aralık soruşturmasında 4 kişi hakkında tutuklama kararı verildi.

Soruşturma kapsamında Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ve Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'nın da aralarında olduğu 12 kişi savcılık sorgusunun ardından dün "tutuklama" talebiyle mahkemeye sevk edilmişti.

Gece saatlerinde, ifadelerin tamamlandığı, kararın ise 14.00'te açıklanacağı duyuruldu.

Beklenen açıklama kısa bir süre önce yapıldı ve Ekrem Dumanlı'nın da aralarında olduğu 8 kişi adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakıldı.

Mahkeme; Hidayet Karaca, eski terörle mücadele şube müdürü Tufan Ergüder, asayiş şube müdürü Ertan Erçıktı ve emniyet amiri Mustafa Kılıçaslan hakkında ise tutuklama kararı verdi.

Ekrem Dumanlı adliye çıkışında açıklamalarda bulundu. İşte Dumanlı'nın o açıklamaları

- TÜRKİYE BİR TİYATRO SEYREDİYOR

- Kendi yolsuzluklarını örtmek için Türkiye'yi dünyaya rezil etmeyi göze alarak bu oyunu oynuyorlar

- Bir gazeteye baskın yaptılar bir medya başkanını tutukladılar

- Göz altına alındığıma üzülmedim. Basın özgürlüğüne bu kadar gaddarane bir saldırı yapılması beni üzdü

- Hiçbir şey gösterilmeksizin bana terör örgütü üyesi diyenlere aynıyla iade ediyorum. Allah'tan korkun!

- Hapse girmekten de korkmayız. İdam sehpasına çıkılacaksa adeta düğüne gider gibi gideriz.

-Herkes korksa Zaman korkmaz. Herkes sussa Zaman susmaz.

-Dört gün boyunca emniyette kaldık. Bunlardan korkacağımızı düşünenler yanlış düşünüyor. Bir suçumuz varsa feda olsun. Hayatımız da özgürlüğümüz de feda olsun. Niye bu kadar rahattık? Çünkü hiçbir kanunsuz işimiz yok. O yüzden zalimlere boyun eğmek yok

- Savcının huzuruna çıktığımızda sizde o soruları gördünüz. O yazar şunları yazmış dedi. Soruyorum hangi yazar talimatla yazmış söylesin. biz de satılık kiralık kalem yok

- Bir tane haber herkul.org dan alınmış bir haber. bir de 2 köşe yazarının yazdığı yazı. 6 gündür çektiğimiz ızdırabın sebebi bu. Demekki suç yok. suç olmayınca suç uydurulur

-Savcıya sordum: Bütün günlerdir bize yapılan muamelenin sebebi 2 yazı mı? diye sordum. 'Evet' dedi

-İki gündür -7. katta duruyoruz. İnsan iki adet petek takmaz mı? Duvarlara yazmışlar: 'Haram lokma yemedik'

- Türkiye de artık hiç kimse güvende değil. Her an herkesin karşısına bir tetikçi çıkabilir bir satılmış adam çıkabilir. Türkiye maalesef bu seviyeye geldi

- Suçum ne diye sorudğumda hakim bana bir dizi hikayesi anlatmaya başladı

- Necip Fazıl'a bakın eğer yazılan kurgusal birşeyden biri etkilenip birşeyler yapıyorsa shakespeare'i mezardan çıkartın ve yüzlerce kez yargılayın

- Cebinde tırnak makası taşımayan insanlara terörist diyenler, Allah sizi ıslah etsin

-Hazır ben yokken bazıları şöyle demiş: Niye gazetede bekledi? Siz hangi adrese ne yaptıysanız gittim orada bekledim daha ne yapabilirim? Biliyorsunuz bebek bekliyorum napayım? Sizi çağırıp bebeğimle mi tanıştırayım

-Reformlara devam ettiniz de desteklemedik mi? nerede bir yolsuzluk nerede bir usülsüzlük varsa hemşerim biz orada yokuz dedik.

-Yolsuzluk dendiği zaman 'biz yokuz' dediğimiz için terörist mi olduk? Dün neredeysek bugün de oradayız

-Korkaklar korkup gidebilir. Ama bu can bu tende olduğu müddetçe ne ben susarım ne Zaman gazetesin de çalışanlar susar

- Delil dedikleri şey bu yazıyı niye yazdın bu haberi niye yaptın. Sana mı soracağız ne yapacağımızı. Biz haber yaparken hiçkimseden talimat almayız. talimat alanlar şimdi purolarını içiyorlar

-Elde bir tane somut bir şey yok. Dosyalarımızı satır satır okuyun. Hakime dedim: elinizi vicdanınıza koyun bir suç unsuru varsa beni serbest bırakmayın. bebeğim oldu onu göstermeyin.

- Bana sorun mutlu musun? Hayır. Hidayet Karaca kardeşim de burada olmalıydı.

-Bunlar suç olursa Türkiye'deki bütün dizilerin tutuklanması lazım bütün senaristlerin tutuklanması lazım. Hidayet beye bir leke gelmez ama bu kararı verenlerin adı tarihe bir kara leke olarak yazılır

-Dizinin repliklerini okudum. Hiçbir şey yok.

-Samanyolu'na Zaman'a yapılan yanlıştır. Hidayet Bey'e yapılanlar yanlıştır.

-Türkiye'de demokrasi ve fikir özgürlüğü büyük tehlikede.

-Bu ülkede hiçbir fikir düşünce despotizme teslim olmayacaktır. Herkes olsa biz olmayacağız.

-Allah Hidayet Karaca Bey'e en kısa zamanda özgürlüğüne kavuşmayı nasip etsin

'ÖRGÜT YÖNETİCİLİĞİ' SUÇLAMASI
Mahkemede ifade vermeyi reddeden Karaca'nın, "terör örgütü yöneticiliği"; Tufan Ergüder, Ertan Erçıktı ve Mustafa Kılıçaslan'nın ise "terör örgütü üyeliği" ile suçlandığı belirtildi.

GÖNÜLTAŞ DA SERBEST
Öte yandan operasyondan kısa bir süre önce yurtdışına çıktıktan sonra bugün savcıya ifade veren Gönültaş da savcılıktaki işlemlerinin ardından adliyeden ayrıldı.

Gönültaş, çıkışta adliye önünde bekleyen gazetecilere yaptığı açıklamada, kaçmadığını, hakkında bir gözaltı veya yakalama kararı bulunmadığını, yurtdışı yasağının olmadığını söyledi.

İş adamı arkadaşının daveti üzerine Moskova'ya gittiğini ifade eden Gönültaş, "Biz dün gelelim dedik ama savcı bey bugün için randevu verdi. Aslında acelesi olan bir iş de değildi. Bu dava dosyası çok boş bir dosya. Arkadaşlara burada zulm edilmektedir. Boş bir dosyayla zulm edilmektedir hukuksuz bir şekilde. Kurgu bir davadır bu. Bunun kurgu olduğu çok net... Ama yine de hakimlerin, savcıların kendi vicdanlarıyla her türlü baskıya rağmen karar verebileceğini düşünüyoruz."

İstanbul merkezli 13 ilde 14 Aralık'ta başlatılan operasyonlar kapsamında 30 kişi yakalanmış, Cumhuriyet savcısı tarafından ifadeleri alınan şüphelilerden Elif Yılmaz, Ebru Şenvardar, Naci Çelik Berksoy, Hüseyin Gülerce, Makbule Çam Elamdağ, Ahmet Şahin, Ali Kara, Salih Asan, Engin Koç, Hikmet Tombulca, Samim Noyan, Fahri Sarrafoğlu, Mutlu Ekizoğlu, Mustafa Altunbulak, Halit Akbulut, Ayhan Akça, Mustafa Uyanık ve Ferdi Taşkaya serbest bırakılmıştı.