Diyanet İşleri Başkanı 15 Temmuz’un 5 büyük manevi dinamiğini paylaştı
15 Temmuz hain darbe girişimi gecesinde Türkiye'deki tüm camilerden Sela sesleri yükseldi. O gece selaların okunması talimatını veren Mehmet Görmez, 15 Temmuz'un 5 büyük manevi dinamiğini anlattı.
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te F5Haber'e abone olun
F5Haber'e Google News'te abone olun
Abone Ol15 Temmuz gecesinde, hain darbecilerin halka yönelttiği namlulardan çıkan kurşun seslerini bastıran ve hafızalarımıza kazınan en güçlü sesti minarelerden yükselen selalar. Bu talimatı, periyodun Diyanet İşleri Lideri Mehmet Görmez vermişti. Yaşananların bir darbe teşebbüsü bulunduğunun anlaşılması ile Görmez, tüm mescitlerden sela okunması emirini vermiş; akabinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmüştü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, selaların kâfi olamayacağını, vatandaşları meydanlara çağırması icap ettiğini kelamlarına eklemiş ve 120 bin din vazifelisi selaların akabinde halkı meydanlara çağrı etmişti.
“MİLLETİMİZİN BİR ASRI BİR GECEYE SIĞDIRDIĞI GECE”
15 Temmuz gecesi, vatandaşları iradeye haiz çıkmaya çağrı eden ve o gece maneviyatı ayakta tutmada kıymetli rol oynayan sela emirini veren Mehmet Görmez, 15 Temmuz’un beşinci yıl dönümü vesilesiyle Haber 7’ye konuştu.
Mehmet Görmez, 15 Temmuz gecesinin maneviyatına ilişkin şu kelamlara yer verdi:
“15 Temmuz gecesi suretiyle büyük zaferleri kimi zaman yalnızca maddi sebeplere bağlayarak yanlış anlayabiliyoruz. Kimi zaman de yalnızca mükemmel hadiselere bağlıyoruz. Bir kez 15 Temmuz gecesi, içsel dinamikleri anlaşılmadan anlaşılmaz. 15 Temmuz’un oldukca kuvvetli içsel dinamikleri vardır. Milletlerin tarihinde sorun günler ve sorun geceler vardır. O gece güç bir geceydi; fakat milletimizin “bir asrı bir geceye sığdırdığı” bir geceydi. 15 Temmuz bir asrın bir geceye nasıl sığdığını bizlere gösteren, vaktin ne kadar izafî bulunduğunu bizlere gösteren bir gecedir.”
15 TEMMUZ’UN BEŞ BÜYÜK MANEVİ DİNAMİĞİ VAR
15 Temmuz darbe teşebbüsüne karşı gösterilen direnişin maneviyatına dikkat çeken Mehmet Görmez, o geceye ilişkin “beş büyük içsel unsura” dikkat çekti:
“15 Temmuz’un beş büyük içsel dinamiği vardır:
Birincisi bilhassa milletimizi millet kılan yüce ruhun o gece harekete geçmiş olmasıdır. O ruh, bu toprakları vatan kılan “inanç” ruhudur. O ruh, yeterlilik ruhu, acıma ruhudur. Biz mayamızı oluşturan o inanç ruhunun o gece nasıl harekete geçtiğini daima beraber gördük. O inanç ruhunu anlamadan biz o geceyi anlayamayız.
15 Temmuz’un ikinci içsel dinamiği “birlik” ruhudur. Hakikaten diğerkâmlık dediğimiz büyük terbiye o gün harekete geçti. Asla kimse “bana ne, bu işi de diğeri yapsın” demedi. Hanımıyla, erkeğiyle, genciyle, yaşlısıyla, hepimiz bir halde harekete geçti. Birlik ruhunun harekete geçmesi oldukca kıymetliydi. Yanında yatan kardeşinin üstüne kendisini siper eden gencimizi düşünelim. Kurşunların altında, o ölmesin diye kendisini ona siper eden kardeşimizi düşündüğümüzde biz o birlik ruhunun o gece nasıl harekete geçtiğini daima beraber gördük.
Üçüncüsü “şehadet” ruhudur. Köprüye koşarken yağmur birikintisiyle abdest alan gencimizi düşünelim, “birazcık sonrasında zati şehit olacağım, Rabbimin huzuruna abdestsiz çıkmayayım” söylediğini millet olarak çoğumuz duyduk ve dinledik. Birebir halde eşiyle bir arada köprüye koşarken “iki rekât namaz kılayım” söylediğinde “ne namazı kılıyorsun?” sorusuna “şehitlik namazı” kılıyorum diyenlerin bulunduğunu gördük. Bunların hepsi o geceye sığdı ve o 251 şehidimizin şehadeti, o gecenin üçüncü içsel dinamiğidir.
15 Temmuz’un dördüncü içsel dinamiği o gece “mazlum milletlerin duaları”dır. Türkiye’de konuk ettiğimiz Suriyeli mazlumlardan yardım taşıdığımız Arakanlı mazlumlara kadar, Afrika’nın en ücra köşesinde, Somali’de, Türkiye’nin yardımlarıyla ayağa kalkan mazlum milletlerin o gece oturup sabaha kadar Türkiye’ye yakarma etmesi, hatırlanacak o gecenin müstesna, içsel dinamiklerindendir.
Beşincisi ise özgürlüğümüzün sembolü olan minarelerimizden yükselen “sela sesleri”dir. Sela sesleri de o gece, hareket halindeki milletimizin lisanlarına tekbiri yerleştirdi. Lisanlarında tekbir ve kulaklarında salâ ile bu fenalık hareketini, ülkemizi her türlü zalimin pençesine iten bu fenalık hareketini bertaraf etmede o gecedeki minarelerimizden yükselen salâlar da hatırlanacak içsel dinamiklerdir. O gece bilhassa camilerimizin, imamlarımızın, müezzinlerimizin, diyanet teşkilatımızın da harekete geçmiş olması son aşama değerlidir. Cenab-ı Hak tekrar milletimize bu tarz şeyleri yaşatmasın.”
“O RUH BİZİ ÇOK DAHA İLERİLERE TAŞIYACAKTIR”
15 Temmuz gecesi vatandaşların birlik ve beraberliğine, darbe teşebbüsüne karşı bir tüm oluşturarak direniş gösterildiğine de değinen Görmez, şu kelamlara yer verdi:
“Biz bu ruhu, milletimizi millet kılan ve o gece harekete geçen ruhu, hem acıma ruhunu, yeterlilik, inanç ruhunu hem o şehadet ruhunu hem o mazlum milletlerin dualarını hem tıpkı formda o selaların ruhunu bir adalete ve merhamete dönüştürerek sonraki vakitlere taşımada oldukca başarı göstermiş olduğumuzu söyleyemeyiz. Eğer onda da başarı göstermiş olursak o ruh bizi oldukca daha ilerilere taşıyacaktır.”
“İSLAM’LA İLGİLİ YANLIŞ ALGI, O BERBATLIĞIN DEVAM ETTİĞİNİ GÖSTERİR”
Dini istismar ederek İslam’ı tahrif eden, halkın inanç ve kıymetlerini istismar eden FETÖ’nün gerçekleştirdiği 15 Temmuz darbe teşebbüsüne dair alınacak derslere ilişkin Mehmet Görmez şu vurguları yapmış oldu: